Yönetmen: Nazif Tunç
Senaryo: Mehmet Uyar
Görüntü Yönetmeni:
Hüseyin Özşahin, Mehmet Demirhan
Kurgu Yönetmeni: Necdet Tok
Kurgu: Ömer
Cebeci
Yapım Sorumlusu: Ziya Dökmeci
Sanat Yönetmeni: Rabia Durak
Işık
Şefi: Naci Temel
Oyuncular:
Dursun Ali Erzincanlı, Ümit Acar, Birsen
Menekşeli, Erhan Güler, Seda Yıldız, Necdet Tok, Recep Cinisli, Ali Micanoğlu,
Ceren Güler, Yakup Konca, İbrahim Kumru, Hüseyin Özşahin, Naci Temel, Vugar
Aliyev
Resulullah'ı göremeden ona bağlanmanın, O’nu sonsuz
bir aşla sevmenin sembolü Veysel Karani’yi anlatan duygu seli…
Görmeden de sevileceğini, görmeden de bağlanılacağını, görmeden de
ulaşılacağını gösteren bir gönül sultanı.
Muhammed Mustafa aşkıyla yanan, kavrulan, hasret çeken, ağlayan, inleyen
Veysel’in öyküsü. Yemenden Medineye büyük hasret yolculuğunu yapan, annesinin
sözünden çıkmamak için kavuşamadan dönen Karanli çoban Veysel gönüllere destan
olmuş hikayesi…
Veysel Karen köyünde çobanlık yapan garip biridir.
Güttüğü develer için ücret bile istemez. Verenden alır, vermeyene sormaz bile.
Eline geçeni zekatı diye dağıtır. Halinden memnundur. Sessiz, dostları
arasında yalansız, dolansız bir hayat sürer. Issız vadilerde, kaya kovuklarında
ibadet eder. İnsanlar ona hep divane gözüyle bakarlar…
Veyselin yaşlı
bir annesi vardır. Hem kör, hem de kötürümdür. Veysel onun eli ayağı, gözü
kulağıdır. Yedirir, içirir, yıkar, paklar. Annesine bebek gibi bakar. Annesinin
en olmayacak arzularını bile ikiletmez. Adeta annasına kölelik
eder.
Veysel, Allah ve Resulüne duyduğu tarifsiz ve sonsuz aşkla
yanmaktadır.
Gelgelelim Veysel yüreği, ciğeri tek bir arzuyla
yanmaktadır. Yüzü suyu hürmetine kainatın yaratıldığı Server’i görebilmek.
Resululahı düşündükçe burnunun direği sızlar, yüreği bir hoş olur. Resulullah
aşkıyla ağlar, ağlar…
Ve gün gelir muhabbet ve Muhammed kelimeleri yüreğinde
buluşur, dışarı taşar. Efendimizin hasreti kor olur, ciğerini yakar. Onu bir
kez, ama bir kez görebilse, bir solukluk olsun sohbetinde bulunabilse ve adına
sahabe denilen kutlulara katılabilse...
Annesi bu uzun ve büyük hasret
yolculuğuna razı değildir. Omuzlarını kaldırıp boynunu büker. Annesinin
sözünden hiç çıkmayan ve çıkmayacak olan Veysel hasretini yüreğine gömer. Ama
o günden sonra daha fazla ağlar, daha fazla yalvarır.
Ana yüreği
dayanamaz. Tek şartla izin verir, Resulullahı evinde görecektir. Resulullah
evinde yoksa aramayacak, hemen dönecektir… Veysel Veysel çöllere düşer. Uzun,
zorlu bir yolculuktan sonra Medine'ye varır. Kapıyı peygamberin hanımı açar…
Resullah evinde yoktur… Annesine söz vermiştir…