Tut Elimden Tut Ki Edemem Sensiz Rabbim.. |
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez.''
(Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16)
“Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir'' (Tirmizî, İlm, 14)
Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.(Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539.)
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.(Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10)
|
| | Mekke bir mihrab, Medine bir minber, O (asm) imam | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
MücriM Admin
Mesaj Sayısı : 1746 Site Aktifliği : 5282 Kayıt tarihi : 24/09/08
| Konu: Mekke bir mihrab, Medine bir minber, O (asm) imam Salı Kas. 24, 2009 8:05 pm | |
| Bismillahirrahmanirrahim
Rabbimizi bize tarif eden üç büyük küllî muarrif var. Birisi şu kitâb-ı kâinattır ki, bir nebze, şehâdetini on üç lem'a ile, Arabî Nur Risâlesinden On Üçüncü Dersten işittik; birisi şu kitâb-ı kebîrin âyet-i kübrâsı olan Hâtemü'l-Enbiyâ Aleyhissalâtü Vesselâmdır; biri de Kur'ân-ı Azîmüşşandır. Şimdi, şu ikinci bürhan-ı nâtıkı olan Hâtemü'l-Enbiyâ Aleyhissalâtü Vesselâmı tanımalıyız, dinlemeliyiz.
Evet, o bürhanın şahs-ı mânevîsine bak:
Sath-ı arz bir mescid, Mekke bir mihrab, Medîne bir minber; o bürhan-ı bâhir olan Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm bütün ehl-i imâna imam, bütün insanlara hatip, bütün enbiyâya reis, bütün evliyâya seyyid, bütün enbiyâ ve evliyâdan mürekkeb bir halka-i zikrin serzakiri; bütün enbiyâ hayattar kökleri, bütün evliyâ tarâvettar semereleri bir şecere-i nurâniyedir ki, herbir dâvâsını, mu'cizâtlarına istinad eden bütün enbiyâ ve kerâmetlerine itimad eden bütün evliyâ tasdik edip imza ediyorlar. Zîrâ, o "La İlahe İllâlah" -(Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur)- der, dâvâ eder. Bütün sağ ve sol, yani mâzi ve müstakbel taraflarında saf tutan o nurânî zâkirler, aynı kelimeyi tekrar ederek, icmâ ile mânen "Sadakte ve bil hakkı Netakte" -(Doğru dedin ve söylediğin haktır)- derler.
Hangi vehmin haddi var ki, böyle hesapsız imzalarla teyid edilen bir müddeâya parmak karıştırsın. (Sözler, On Dokuzuncu Söz)
Bediüzzaman Said Nursi
SÖZLÜK:
ÂYET-İ KÜBRÂ : Büyük âyet, delil. BÜRHÂN-I BÂHİR : Açık delil. BÜRHÂN-I NÂTIK : Anlayan ve konuşan delil. İCMÂ : Fikir birliği. Bir meselede âlimlerin ittifak etmesi. KİTÂB-I KEBÎR : Büyük kitap. Kâinat Kitabı. MİHRÂB : Câmide cemaatle namaz kılarken imamın bulunduğu yer. MİNBER : Câmide hatibin hutbe okuduğu kürsü. MUARRİF : Târif eden, açıklayan. MÜDDEÂ : İddiâ edilen şey. SATH-I ARZ : Yeryüzü. SERZÂKİR : Zikredenlerin başı. TARÂVETTAR : Taze, eskimemiş, tazece. changeTarget(document.getElementById("news_content")) | |
| | | | Mekke bir mihrab, Medine bir minber, O (asm) imam | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|