Her namaz vakti, mühim bir inkılâp başı olduğu gibi, Allah´ın büyük bir tasarrufunun aynası ve o tasarruf içindeki İlâhî ihsanın mazharıdır.
Sabah namazının vakti de, çok mühim mesajları hatırlatmaktadır.
Bu husus Sözler isimli eserde şöyle anlatılır:
“Fecir (sabah) zamanı, güneşin doğuşuna kadar ilkbahar zamanına, hem insanın anne karnına düştüğü ana, hem göklerin ve yerin altı günde yaratılmasından birinci gününe benzer ve hatırlatır ve onlardaki İlâhî şuunatı hatırlatır.”
Görüldüğü gibi, sabah namazının vakti, “insan, dünya ve kâinat” ile ilgili çok önemli anları hatırlatmaktadır ki, bu vakitler hem mühim bir inkılâp başı, hem mühim bir icraatın ve İlâhî ihsanın mazharıdırlar.
Her namaz vakti gibi, sabah namazının vakti de çok mühimdir. Ne var ki, bazı Müslümanlar, sabah namazının vaktini bilmiyor ve önemsemiyor. Sanıyorlar ki, sabah namazı öğleye kadar kılınabilir. Oysa bu kesinlikle yanlıştır. Sabah namazının vakti, orucun başladığı an olan imsak vaktinde başlar, güneş doğunca biter.
Takvimlerde yazan imsak vakti, sabah namazının başladığı ilk vakittir. Fakat Hanefîlerde faziletli olan, sabah namazını güneş doğmadan 30-40 dakika önce kılmaktır. Yine takvimlerde “güneş” diye belirtilen vakit, güneşin doğduğu ve sabah namazının vaktinin çıktığı anı gösterir.
Demek ki, sabah namazını mutlaka güneş doğmadan önce kılmak gerekir. Güneş doğduktan sonra sabah namazının ancak kazası kılınır. Bazı kimseler, “Güneş doğduktan sonra kılarsak borcumuzu öderiz, ama sevabı olmaz” diye düşünüyorlar. Bunun gerçekle bir ilgisi yoktur. Nasıl ki, yatsı ezanı okunduğunda akşam namazının vakti çıkar; güneş doğunca da sabah namazının vakti çıkmış olur. Bu yüzden mutlaka güneş doğmadan önce kalkıp kılmak gerekir.
Böyle olmasaydı, niçin Peygamberimiz (a.s.m.) ve arkasından gelen milyarlarca Müslüman asırlardır sabahın karanlığında caminin yolunu tutuyor?
Kitabımızın ilerleyen bölümlerinde açıklayacağımız, “kalkma tedbirlerini almadan” sabah namazını kaçırınca, “Ne yapayım, uyanamadım” demekle sorumluluktan kurtulamazsınız. Dua, önemseme, erken yatma, uyarıcı araç kullanma gibi tüm tedbirleri aldıktan sonra yine de namaza kalkamamışsanız, elbette öğleden önce kazasını sünnetiyle birlikte kılmanız gerekir. Yine de tövbe ve istiğfar etmek, “Allah´ım, bir daha sabah namazına kalkamama acısı yaşatma” diye yalvarmanız gerekir.
KAYNAK : Sabah Namazına Nasıl Kalkılır? - Cemil Tokpınar