Tut Elimden Tut Ki Edemem Sensiz Rabbim.. |
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez.''
(Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16)
“Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir'' (Tirmizî, İlm, 14)
Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.(Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539.)
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.(Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10)
|
| | “Allahü ekber” derken bina sarsılırdı | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
MücriM Admin
Mesaj Sayısı : 1746 Site Aktifliği : 5282 Kayıt tarihi : 24/09/08
| Konu: “Allahü ekber” derken bina sarsılırdı Cuma Tem. 24, 2009 8:38 pm | |
| Namaza dururken, tam huzura vardığında, niyet edip, “Allahü Ekber” dediği zaman, arkasındaki talebeleri korkardı. BEDİÜZZAMAN SAİD NURSÎ’NİN uzun yıllar hizmetinde bulunmuş, ihlâslı, samimî bir talebesi olan Bayram Yüksel, Üstadın namaza büyük önem verdiğini, huşûa ve tâdil-i erkâna fevkalâde riayet ettiğini söylemiştir. Onun anlattığına göre, Üstad, namazı çok huşû içinde kılardı. Sûreleri okurken tane tane okurdu. Namaza dururken, tam huzura vardığında, niyet edip, “Allahü Ekber” dediği zaman, arkasındaki talebeleri korkardı. Hatta tekbir sırasında ahşap bina sarsılırdı. Buna Mustafa Sungur, Mehmed Fırıncı gibi birçok talebesi şahit olmuş ve anlatmıştır. Namaz vaktine çok dikkat eder, namazlarını tam vaktinde kılardı. Meselâ, Isparta’dan gelirken Emirdağ’a beş dakika sonra varılacak olsa bile, Üstad saate bakar, kış, fırtına olsa beklemez, hemen namazı eda ederdi. Kırlarda olsun, yolculukta olsun, namazı vakit girer girmez kılardı. Üstad, bunun hikmetini şöyle anlatırdı: – Namazı vaktinde kılmanın ne derece tükenmez, uhrevî bir sermaye olduğu şundan anlaşılıyor ki, her namaz vaktinde İslâm âlemi denilen muazzam camide, yüz milyondan fazla büyük bir cemaat namaz kılıyor. O cemaatte her bir adam bütün cemaate dua ediyor. “İhdine’s-sırata’l-müstakîm (Bizi doğru yola ilet)” diyor. Her biri umum cemaate hem şefaatçi, hem duacı olur. O vakit, namaza iştirak etmeyen hissesini alamaz. Kaynayan mirî ve askerî kazanına karavanasını götürmeyen, yemek hakkını alamadığı gibi, bu büyük cemaatin mânevî mutfağında kaynayan mânevî erzakını alamaz. Belki namaza iştirakle o cemaatin ordusuna katılmış olmakla ve dualarına âmin demek olan namazı vaktinde kılmakla alabilir. Onun arkasında namaz kılan Hilmi Arıcı ise, şöyle demiştir: – Namaza başlamasını tarif etmek zordur. Duyarak, yaşayarak namaz kılıyordu. Bu namazlarda bambaşka bir heyecan duyuyordum. Namaza başlarken sanki kemikleri çatırdıyordu.
KAYNAK : Namazı yaşayanlar - Said Demirtaş
| |
| | | | “Allahü ekber” derken bina sarsılırdı | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|