MücriM
Dile Gül Koymak 112
MücriM
Dile Gül Koymak 112
MücriM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Tut Elimden Tut Ki Edemem Sensiz Rabbim..
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez.'' (Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16)
“Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir'' (Tirmizî, İlm, 14)
Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.(Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539.)
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.(Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10)

 

 Dile Gül Koymak

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
aSuDe
Admin
aSuDe


Rep Puanı : uğurböcüğü
Mesaj Sayısı : 2142
Site Aktifliği : 6286
Kayıt tarihi : 24/09/08
Yaş : 39

Dile Gül Koymak Empty
MesajKonu: Dile Gül Koymak   Dile Gül Koymak EmptyPtsi Tem. 27, 2009 11:20 am

Dile Gül Koymak Pembe_gul


Konuşmasından anlaşılır insan. Güzel konuşmasından…
Kalpten kalbe yol vardır derler. Bunu biraz daha değiştirerek söylersek:
Dilden kalbe yol vardır.

Gönlü yumuşak insanların konuşmaları da yumuşak ve ılımlıdır. Onlar asla kalp kırmaz. Çünkü bir mihenk vardır gönülde; sözünü önce ölçer biçer sonra muhatabına sunar.

Katı kalpli insanlar ise, bu mihengi yitirmiştir. Gönül kayalıklarında paramparça olmuştur mihenkleri. Nereye vuracak ve sözünü tartacak? O altın ile bakırı birbirinden ayıramaz artık. Olur olmaz yerde kelâm eder, ya baş kırar, ya da göz çıkarır.

Ilık meltemler gibi soluklar gerek bize. Gönüllere ulaştığında, bahar çiçekleri açtıran. En sert yürekleri dahi yumuşatan, yoğuran, şekillendiren…

“Tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.” denmiş, derler. Ne kadar doğru. En öfkeli olduğumuz anlarda bile yüreğimizdeki karanlığı gündüz aydınlığına çevirir güzel bir söz.

“Söz ola kese savaşı
Söz ola kestire başı
Söz ola ahulu aşı,
Yağ ile bal ede bir söz.”

diyor Yunus.

Elbette öyledir. En karamsar ve kaos yüklü anları bile cennet iklimine çevirir, alımlı ve iç açıcı bir söz. Bu sebepten, güzel ve nazik konuşan insanların pek düşmanları olmaz çevrelerinde. Bilmeden bir gönül kırarlarsa, hemen tamir ediverirler bir kaç kelimeyle. Mayalarında yalan olmadığı için, inandırıcı bulur çevreleri böyle kişileri.

Zaten yalana ihtiyaçları da yoktur, böyle gönül ve söz ustalarının. Bazen bilmeden açtıkları yaralar olur elbet gönüllerde. Ama bu bilmeden olur çoğu kez. Lâkin o yarayı dudaklarından akan bal gibi kelimelerle, sihirli cümlelerle bir anda iyileştirirler. Asla başka bir zamana bırakmazlar açtıkları yaraları, oluşturdukları çizikleri. Anında pansuman eder ve tedaviye geçerler.

Acı konuşan insan böyle mi? Dil yayından karşıdakine fırlattıkları kırıcı söz oku, paramparça eder muhatabın yüreğini. Onlar dönüp bakmazlar bile. Hani yolda arabayla bir hayvanı veya insanı ezen acımasız şoförler vardır; arkalarına bile bakmadan kaçıp giden… Aynen öyledir bu zalimler de… Kırdıkları kalbin çırpınışları ve yanaklardan sızan damlaları görmezlikten gelip, dönüp giderler. Öylelerini akrebe benzetebiliriz.

Sokmaktan zevk alan acımasız akreplere… Dillerini de, zehirli iğnelere…

Arkadaş! Inancın yumuşak ikliminde bir meltem yumuşaklığına çevir sözlerini.
Yüreği kırgın olanların doktoru ol, masum gönüllerin cellâdı değil! Yaralı gönüllere Hızır gibi yetiş. Onların kırgınlıklarını gider. Yaralarına söz merheminden sür. Gönlünden akıp gelen ve kelimelerle harmanlanıp, dövülüp şekillenen manevî iksirinle onları iyileştir.

Bak bu hususta Hz. Ömer ne diyor: “Ey Kâbe seni bin sefer yıksam yine yapabilirim. Ama kırık bir kalbi asla!” Işte bu derece zor durumda olan bir kırık kalp eğer onarılırsa sen artık Halk’ın sevgili kullarından olduğuna inanabilirsin. Çünkü bir hadis-i şerifte şöyle diyor, Nebiler Nebisi:

“Gerçek mümin, elinden ve dilinden başkalarının zarar görmediği kişidir.”

Bir gün sahabiler, Nebiler Nebisi’nin yanına varıp, ihtiyar bir kadını övüyorlar.
“Şöyle ibadet ediyor, böyle namaz ve oruç tutuyor.”
Peygamber Efendimiz: “Çevresine davranışları nasıl o kadının?” diye sorunca, sahibiler: “Çevresine hep kötü davranıyor, Ya Resulullah. Konuşmasıyla kalp kırıyor.” diyor.
Bunun üzerine Resûlü Ekrem: “Söyleyin o kadına, cehennemde yerini hazırlasın.” diyor.

Işte dost! Tatlı dil ve acı dil arasındaki fark, cennet ile cehennem arasındaki fark gibidir.

Sen diline ister gül koy, istersen bal ve gönüllere cennet asa bir iklim ör.

Istersen kor koy, başkalarını alev alev yak.

Tercih senin


Mehmet Erdoğan
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Dile Gül Koymak
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ..Dile Feryad..
» Bütün organlar dile yalvarır...
» Sürme çekmek, bir yaraya ilaç koymak, merhem sürmek orucu bozar mı?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
MücriM :: Mânâ :: İslami Konular-
Buraya geçin: