MücriM
Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları 112
MücriM
Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları 112
MücriM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Tut Elimden Tut Ki Edemem Sensiz Rabbim..
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez.'' (Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16)
“Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir'' (Tirmizî, İlm, 14)
Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.(Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539.)
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.(Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10)

 

 Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
aSuDe
Admin
aSuDe


Rep Puanı : uğurböcüğü
Mesaj Sayısı : 2142
Site Aktifliği : 6286
Kayıt tarihi : 24/09/08
Yaş : 39

Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları Empty
MesajKonu: Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları   Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları EmptyPtsi Eyl. 07, 2009 6:29 am

Soru: Büyü nedir? Büyünün İslâm inancı içindeki yeri hakkında bilgi verir misiniz? Kendisine büyü yapıldığına inanan bir insanın neler yapması gerekir?

Ehl-i Sünnet inancına göre sihir (büyü) haktır. Buhari, Müslim gibi sahih hadis kitaplarında, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’e büyü yapılmak istendiği anlatılır. Hatta büyücüler bir keresinde muvaffak da olurlar.

Cenâb-ı Hakk’ın bir hikmete binaen izin verdiği bu hâdisenin, Efendimiz’in üzerinde az tesiri görülmüş ve sonra yine Allah’ın izniyle hemen çözülmüştür. Meseleye bu zaviyeden yaklaşacak olursak, büyü hâdisesinin var olduğu ortaya çıkar.

Bakara Sûresi’nde de Hârut ve Mârut adlı iki varlığın çeşitli şartlar öne sürerek sihir öğrettikleri zikredilmektedir.

Bugün artık modern dünyada, fizik âlemine müessir olabilecek pek çok şeyden bahsediyorlar. Parapsikoloji, fizikî âleme tesir eden metafizik şeyleri konu edinen bir ilim dalıdır ve dünyada genel bir teveccühe mazhardır. Tenasüb-ü illiyet prensibine göre, yani sebeplerle doğru orantılı izah edilemeyen şeyler, hep bu çizgide mütalâa edilmektedir.

Medyumların son zamanlarda, sık sık çıkıp kamuoyuna anlattıkları -metafizik dünyanın elemanları olan- cinler, fizik âleminde çeşitli olaylarda kullanılıyor olabilir. İnsanın kendi ruhî gücünü rantabl kullanma yolları tam bilinemediğinden dolayı, bunu bilip kullananlarınki de büyü diye algılanabilir. Netice itibarıyla, neye hamledilirse edilsin, ya da nasıl izah edilirse edilsin, büyü metafizik bir gerçektir.

Fakat son günlerde, bir kısım hissî, mantıkî, iradî boşluklardan kaynaklanan çok basit hâdiselere bile büyü adı verilmektedir. Karı-koca geçimsizliğinden iktidarsızlığa, bir futbol takımının üst üste mağlubiyet almasından evli çiftin çocuğu olmamasına varıncaya kadar hemen her şeye büyü denmektedir. Halbuki vermiş olduğumuz bu örneklerin ilkinde irâdî boşluklar, diğerlerinde de fizikî rahatsızlıklar bahis mevzuu olabilir. Bunlar da ancak yetkili otoritelere müracaatla çözümlenebilir. Mesela, karı-koca, kendi aralarında geçimsizliğe esas teşkil eden şeyleri karşılıklı oturup konuşsa, gerektiğinde araya hakemler girse veya çocuklarının olmamasında tıbbî olarak kusurun kimde olduğu tesbit edilip tedavi olunsa, bu problemler ortadan kalkabilir. Ne var ki, günümüzde bazı kişiler bu yollara başvurmuyor ve “bu büyüdür” diyerek büyücü hocalara (!) gidiyor.

Büyüye karşı neler yapılmalı?

Birincisi, böylesi problemler karşısında “bu büyüdür” demek, insanın peşinen mağlubiyeti kabullenmesi anlamına gelmektedir. Bu insan artık, katiyen kendi ruh gücünü kullanamaz. Zira kuvve-i maneviyesi kırılmış ve ye’s (ümitsizlik) bataklığı içine düşmüştür. Halbuki burada esas yapılacak şey, insanın Allah ile irtibata yönelmesidir.. yönelmesi ve kendi ruhuna gerçek gücünü kazandırabilecek, onunla bedenine hakim olacak seviyeye gelmesidir.

Büyü haktır, doğrudur, gerçektir ama her şeyi de büyüden bilme doğru değildir. Bu düşüncenin şirke kapı açma ihtimali bile söz konusudur. Yukarıda sözü edilen arızaların arkasında gerçekten büyü olsa bile, yapılacak şey, büyücü hocalara (!) gitmek değildir. Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) kendisine yapılan büyü karşısında -ki Sahabe’nin beyanına göre, bazı emareleriyle hissediliyordu- Muavvizeteyn dediğimiz Felak ve Nas sûrelerini okuyarak Allah’a sığınmıştı. Onları her okuyuşunda sanki bir düğüm çözülüyordu ve Allah Rasulü (sallallâhu aleyhi ve sellem) rahatlıyordu. Öyleyse biz de bu türlü durumlar karşısında “Muavvizeteyn”in yanı sıra Fâtiha sûresini, Âyete’l-Kürsî’yi ve Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’den rivayet edilen duaları okuyup Allah’a sığınmakla yetinmeliyiz.

Yalnız burada dua okuma kadar önemli olan bir husus var ki o da, büyüye maruz kalan şahsın, bunu Allah’ın izale edeceğine inanmasıdır. Şayet onda bu inanç zayıfsa, yani Allah’ın kendisine şifa ihsan edeceğine dair şüphesi varsa, bütün bu okumaların, yalvarmaların, duaların faydası olmayabilir. Biz, Allah’ın her şeye gücü yettiğine inanmıyor muyuz? O halde bu belayı Rabbim savamayacak da büyücü hocalar ve medyumlar mı savacak? Bir zamanlar Rabbime olan imanım ve itminanım neticesi demiştim ki, “Bir büyü ki -haşa ve kella, yüzbin defa haşa ve kella- Allah yok edemiyor da, büyücü hocalar yok ediyor, öyle yüz tane, bin tane büyüyü bana yapabilirsiniz.” Allah’ın def edemeyeceği hiçbir şey yoktur. Yeter ki O dilesin. Ve yeter ki kul, ibadet ü taatı ve O’na olan hâlis kulluğu ile meşiet-i ilâhîyi kendi lehine çevirebilsin.

Ayrıca kapı kapı, şehir şehir büyücü peşinde koşmak, bu işin tacirliğini yapan hocaların (!) eline düşmek, en azından büyü yapılması kadar zararlıdır. Zira insanın, şifa adına kuvve-i maneviyesini kaybedince, artık bir daha kendini toparlaması mümkün değildir.

Öte yandan, gecesi gündüzünden, gündüzü gecesinden aydınlık, ağzı dualı kimselere dua ettirme de bu hususta şifa adına başvurulması gereken yollardan biri sayılabilir. Köyde, kentte, halk içinde Hakk’ın temsilciliğini yapan böylesi hak erlerine müracaat edilebilir ve onların duaları talep edilebilir.


M. Fethullah Gülen Hocaefendi - Akademi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Büyü Nedir? Büyünün İslâm İnancı İçindeki Yeri ve Büyüden Kurtulma Yolları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Cevşen ve Büyü | Büyüden Korunmak ve Kurtulmak
» Vesvese ve Kurtulma Yolları
» Nefis ve Şeytandan Kurtulma Yolları Nelerdir?
» Tarihi sürece baktığımızda İslam toplumunda vakfın yeri ne olmuştur?
» Sihir (Büyü) Gerçek midir ve Yapılabilir mi?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
MücriM :: Mânâ :: Soru-Cevap ve Güncel Fetvalar-
Buraya geçin: