MücriM
İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler 112
MücriM
İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler 112
MücriM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Tut Elimden Tut Ki Edemem Sensiz Rabbim..
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez.'' (Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16)
“Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir'' (Tirmizî, İlm, 14)
Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.(Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539.)
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.(Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10)

 

 İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
aSuDe
Admin
aSuDe


Rep Puanı : uğurböcüğü
Mesaj Sayısı : 2142
Site Aktifliği : 6286
Kayıt tarihi : 24/09/08
Yaş : 39

İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler Empty
MesajKonu: İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler   İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler EmptySalı Mart 16, 2010 1:21 pm

İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler
İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler Quran-verses


  • Ebu Ümame radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’a biri âbid diğeri alim iki kişiden bahsedilmişti. “Alimin âbide üstünlüğü, benim, sizden en basitinize olan üstünlüğüm gibidir” buyurdu.”

Tirmizi, İlim 19, (2686).

  • Yine Tirmizi’nin bir rivayetinde şöyle gelmiştir: “…Aleyhissalatu vesselam sonra buyurdular ki: “Allah Teâla Hazretleri, melekleri, semâvat ehli, deliğindeki karıncaya, denizindeki balıklara varıncaya kadar arz ehli, halka hayrı öğretene mağfiret duasında bulunur.”

Hadis Tirmizi’nin aynı babındadır.

  • İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Tek bir fakih, şeytana bin âbidden daha yamandır.”

Tirmizi, İlim 19, (2083).

  • Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’a Allah indinde en efdal insanın kim olduğu sorulmuştu: “Allah indinde en kıymetlileri en muttaki olanlardır!” buyurdular. “Biz bunu sormadık!” demeleri üzerine: “Öyleyse o, Halîlullah’ın oğlu, Nebiyyullah’ın oğlu Nebiyyullah’ın oğlu Yusuf’tur” buyurmuştu. Yine itirazla: “Hayır bunu da sormadık” dediler. Bunun üzerine Aleyhissalatu vesselam: “siz bana Arap hanedanlarından mı soruyorsunuz?” dedi. “Evet (Ey Allah’ın Resûlü!) dediler. “Onların cahiliye dönemindeki hayırlıları, fıkıh öğrendikleri takdirde, İslam’da da en hayırlılarıdır!” cevabını verdi.”

Buhari, Enbiya 8, 14, 19, Menakıb 1, 25, Tefsir, Yusaf 1; Müslim, Fezail 168, (2378).

  • Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Dinde fakih (bilgili) olan kimse ne iyi kimsedir! Kendisine muhtaç olununca faydalı olur. Kendisine ihtiyaç olmayınca ilmini artırır.”
  • Ebu’d-Derda radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın şöyle dediğini işittim: “Kim bir ilim öğrenmek için bir yola sülûk ederse Allah onu cennete giden yollardan birine dahil etmiş demektir. Melekler, ilim talibinden memnun olarak kanatlarını (üzerlerine) koyarlar. Semavat ve yerde olanlar ve hatta denizdeki balıklar âlim için istiğfar ederler. Âlimin âbid üzerindeki üstünlüğü dolunaylı gecede kamerin diğer yıldızlara üstünlüğü gibidir. Âlimler peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler, ne dinar ne dirhem miras bırakırlar, ama ilim miras bırakırlar. Kim de ilim elde ederse, bol bir nasib elde etmiştir.”

Ebu Davud, İlm 1, (3641); Tirmizi, İlm 19, (2683); İbnu Mace, Mukaddime 17, (223).

  • Humeyd İbnu Abdirrahman anlatıyor: “Hz. Muaviye radıyallahu anh’ı işittim, demişti ki: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın şöyle söylediğini işittim: “Allah kimin için hayır murad ederse onu dinde fakih kılar.”

Buhari, Farzu’l-Humus 7, İlm 13, İ’tisam 10; Müslim, İmaret 98, (1038), Zekat 98, 100, (1038); Tirmizi, İlm 1, (2647).

  • Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “İlim talebi için yola çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadır.”

Tirmizi, İlim 2, (2649); İbnu Mace, Mukaddime 17, (227).

  • Yine Tirmizi’nin Sahbere radıyallahu anh’tan kaydına göre, Aleyhissalatu vesselam: “Kim ilim taleb ederse, bu işi, geçmişteki günahlarına kefaret olur” buyurmuştur.”

Tirmizi, İlim 2, (2650).

  • Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Feraizi ve Kur’an-ıİlim ile İlgili Hadis-i Şerifler Images öğrenin ve halka da öğretin, zira benim ruhum kabzedilecek (ve ben aranızdan gideceğim).”

Tirmizi, Feraiz 2, (2092)

  • Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Hikmetli söz mü’minin yitiğidir. Onu nerede bulursa, onu hemen almaya ehaktır.”

Tirmizi, İlim 19, (2688).

  • Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Kim, bir ilimden sorulur, o da bunu ketmedip söylemezse (Kıyamet günü) ateşten bir gem ile gemlenir.”

Ebu Davud, İlm 9, (3658); Tirmizi, İlim 3, (2651).

  • Rebi’a İbnu Ebi Abdirrahman der ki: “Yanında bir miktar ilim olan kimseye, nefsini zayi etmesi münasib düşmez.”

Buhari, İlim 21.

  • İkrime rahimehullah anlatıyor: “İbnu Abbas radıyallahu anhüma dedi ki: “İnsanlara haftada birkere hadis anhlat. Buna uymazsan iki kere olsun. Daha çok yapmak istersen üç olsun. Sakın halkı şu Kur’an’dan usandırma! Halk kendi meselelerini konuşurken, senin onlara gelip, sözlerini keserek, bir şeyler anlatıp onları bıktırdığını görmeyeceğim. Onlar konuşurken sus ve dinle. Onlar sana gelip: “Konuş!” diye talebte bulununca, istiyorlar demektir, o zaman konuşursun. Dua’da seci meselesine dikkat et ve ondan kaçın. Zira ben, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm ve Ashab-ı Kiram’ın devrinde yaşadım, bunu yapmıyorlardı.”

Buhari, Da’avat 20.

  • Hz. Ali radıyallahu anh demiştir ki: “İnsanlara anlayacakları şeyleri anlatın. Allah ve resulünün tekzib edilmelerini ister misiniz?”

Buhari, İlim 49.

  • İbnu Mes’ud radıyallahu anh diyor ki: “Sen bir cemaate akıllarının almayacağı bir şey söylersen mutlaka bu, bir kısmına fitne olur.”

Müslim, Mukaddime 5.

  • İbnu Mes’ud radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Benden bir şey işitip onu (artırıp eksiltmeden) işittiği şekilde başkasına ulaştıran kimsenin (Kıyamet günü) Allah yüzünü taze kılsın. Zira, kendisine ulaştırılan öyleleri var ki, bizzat işitenden daha iyi kavrar.”

Tirmizi, İlm 7, (2658).

  • Abdullah İbnu Amr İbni’l-As radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Bir ayet bile olsa benden başkasına götürün. Beni İsrail (hikâyelerin)den de rivayet edin, bunda bir mahzur yok. Ancak kim bile bile bana yalan nisbet ederse cehennemdeki yerini hazırlasın.”

Buhari, Enbiya 50; Tirmizi, İlm 13, (2671).

  • Ebu Zerr radıyallahu anh demiştir ki: “Eğer kılıncı şuraya koysanız -eliyle ensesini göstermiştir- ben bu esnada, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’dan işitmiş bulunduğum bir hadisi, sizin işimi bitirmezden önce söyleyebileceğime kanaatim gelse onu mutlaka söylerim.”

Buhari, İlim 10.

  • Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: “Ensardan bir zat Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’a (hafızasını) şikayet ederek dedi ki: “Ey Allah’ın Resûlü! ben senden hadis işitiyorum, çok hoşuma gidiyor, ancak hafızamda tutamıyorum. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm ona şu cevabı verdi:

“Sağ elini yardıma çağır!” ve eliyle yazma işareti yaptı.”
Tirmizi, İlm 12, (2668).

  • Yine Ebu Hüreyre radıyallahu anh diyor ki: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın Ashabı arasında İbnu Amr hariç, benden daha çok hadis bilen yoktu. (Onun beni geçmesi şuradan ileri geliyordu:) O hadisleri yazıyordu, ben ise yazmıyordum.”

Buhari, İlm 39; Tirmizi, İlm, (2670).

  • Zeyd İbnu Sabit radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bana emretti, ben de onun için, İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler Photo_booksSüryanice (yahudi) yazısını öğrendim. Şöyle demişti: “Allah’a yemin olsun, ben yazı işimde yahudiye emniyet edemiyorum!”

(Zeyd) der ki: “Allah’a yemin olsun bir ayın yarısı geçmeden, o yazıyı öğrendim ve hazâkat kazandım. Resûlullah’ın onlara olan mektuplarını yazıyor, onların gönderdiklerini de ona okuyordum.”
Buhari, Ahkam 40; Ebu Davud, İlm 2, (3645); Tirmizi, İstizan 22, (2716).

  • İbnu Amr İbni’l-As radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Allah ilmi (verdikten sonra), insanların (kalbinden) zorla söküp almaz. Fakat ilmi, ülemayı kabzetmek suretiyle alır. Ülema kabzedilir, öyle ki, tek bir alim kalmaz. Halk da cahilleri kendine reis yapar. Bunlara meseleler sorulur, onlar da ilme dayanmaksızın (kendi reyleriyle) fetva verirler, böylece hem kendilerini hem de başkalarını dalâlete atarlar.”

Buhari, İlim 34, İ’tisam 7; Müslim, ilm 13, (2573); Tirmizi, ilm 5, (2654).

  • Ebu’d-Derda radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm ile beraberdik. Gözünü semaya dikti. Sonra: “Şu anlar, ilmin insanlardan kapıp kaçırıldığı anlardır. Öyle ki, bu hususta insanlar hiçbir şeye muktedir olamazlar!” buyurdular.

Ziyad İbnu Lebid el-Ensari araya girip: “Bizler Kur’an’ı okuyup dururken ilim bizlerden nasıl kapıp kaçırılır? Vallahi biz onu hem okuyacağız, hem de çocuklarımıza, kadınlarımıza okutacağız!” dedi. Resulullah da: “Anasız kalasın, ey Ziyad, ben seni Medine fakihlerinden sayıyordum. (Bak) işte Tevrat ve İncil, yahudilerin ve nasranilerin elinde, onların ne işine yarıyor (sanki onunla amel mi ediyorlar)?” buyurdu. Cübeyr der ki: “Ubade İbnu’s-Samit radıyallahu anh’a rastladım. Kardeşin Ebu’d-Derda ne söyledi, işittin mi? dedim. Ve ona Ebu’d-Derda’nın söylediğini haber verdim. bana: “Ebu’d-Derda doğru söylemiş, dilersen kaldırılacak olan ilk ilmin ne olduğunu sana haber vereyim: İnsanlardan kaldırılacak olan ilk ilim huşu’dur. Büyük bir câmiye girip huşu üzere olan tek şahsı göremiyeceğin vakit yakındır!” dedi.”
Tirmizi, İlm 5, (2655).

  • Ömer İbnu Abdilaziz rahimehullah’dan nakledildiğine göre, (Medine valisi) Ebu Bekr İbnu Hazm’a şöyle yazmıştır: “Bak, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın hadisinden ne varsa yaz. Zira ben, ilmin kaybolmasından ve ülemanın gitmesinden korkuyorum. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın hadisinden başka bir şey kabul etme. Alimler ilmi yaysınlar, ilim için (herkese açık yerlerde) halkalar teşkil etsinler, ta ki bilmeyenler de böylece öğrensin. Zira ilim, gizli kalmazsa helak olmaz.”

Buhari, İlm 34.

  • Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Allah kimin hakkında hayır murad ederse, onu dinde âlim kılar.”

Kütüb-i Sitte, 6012
Derleyen: Serpil ÖZCAN
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
İlim ile İlgili Hadis-i Şerifler
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Öfke İle İlgili Hadis-i Şerifler..
» Mehmet Zahid Kotku (r.aleyh): Kur'an'ın Fazileti ile ilgili Hadis-i Şerifler...
» İlim, Alim, Ders, Abid İle İlgili Hadisler
» Sağlık Hakkında Hadis-i Şerifler
» Miraç Hakkında Hadis-i Şerifler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
MücriM :: Mânâ :: Efendimiz (sav)-
Buraya geçin: